Tarsus kent merkezinde, Şehitkerim Mahallesinde bulunan St. Paul Anıt Müzesi, 1994 yılında tescillenerek koruma altına alınmıştır. Bakanlığımızca, 1997 yılında başlatılan restore çalışmaları 2001 yılında tamamlanarak kilise, “Anıt Müze” olarak ziyarete açılmıştır. Ayrıca restore çalışmaları kapsamında çevrede bulunan taşınmazlar Bakanlığımızca kamulaştırılmıştır.
MS 4. yüzyılda İmparator Constantinius tarafından Hristiyanlığın resmen tanınması sonucu dini baskılar kalkmış, kiliseler yaygınlaşmaya başlamıştır. M.S. 5. yüzyıldan itibaren de Aziz Paul adına çok sayıda kilise inşa edilmiştir. Bu kiliselerden birkaç tanesi de (Tarsus'a gelmiş olan Avrupalı seyyahlardan öğrenilen kadarı ile) Aziz Paul'ün doğum yeri olan Tarsus'ta yer almıştır. Günümüzde bu kiliselerden sadece bir tanesi korunabilmiş olup, St. Paul Anıt Müzesi bu yönü ile de büyük önem taşımaktadır.
Yapı, 460 m2’lik alan üzerine inşa edilmiş olup, ön giriş kapısı kuzey tarafta ve anıtsal niteliktedir. Girişin hemen yanında, bahçe içerisinde kilisenin su kuyusu yer almaktadır. Dikdörtgen planlı olan yapının batısında dört sütunun taşıdığı, iç kısmı gök mavisine boyanmış, köşeler stilize bitki motifleri ile süslenmiş tonozlu bir sundurma yer almaktadır. Geride yapı içerisine girişi sağlayan kemerli ana giriş kapısı ve yanlarda birer pencere bulunmaktadır. Kilisenin sütun başlıkları korinth tarzı esas alınarak boyanmıştır. Kilisenin zemini beyaz ve siyah mermer plakalarla kaplı olup, sadece dua edilen alanın önünde küçük bir bölüm üçgen formlu siyah ve beyaz mermerlerle sade bir şekilde vurgulanmıştır.
Orta nef ile apsisin kesiştiği kısımdaki kutsal mekân süslemeli mermer bir paravanla ayrılmıştır. İç duvarlardaki nişler, ikona ve aziz tasvirleri için yapılmıştır. Bu nişlerin benzerleri yanlardaki küçük apsislerde de mevcuttur. Orta nefin doğusunda yer alan orta apsis üzerindeki daire formlu pencerenin yanında, bulutların arasında iki melek tasviri, altında ise manzara resmi bulunmaktadır. Melek motiflerinin üzerindeki orta tonozda üçgen içerisinde bir göz motifi yer almaktadır. Bir sonraki sahnede, başında halesi ile Hz. İsa, yanlarda ise Evangelistler (İncil yazarları) resmedilmiştir. Figürler cepheden, kırmızı ve mavi kıyafetler içerisindedirler. Hz. İsa sağ elini öne uzatmıştır, havariler ise İncil yazmaktadır. Yanda (sol ön tarafta) Lucas ve boğa betimlemesi, onun arkasında Matheus bulunmaktadır. Bu figürün üst kısmı omuzlarından itibaren tahrip olmuştur; sadece isminin bir kısmı okunabilmektedir. Sağ ön tarafta Markos ve aslan betimlemesi, onun arkasında ise bir kartal figürü ile Yohannes tasvir edilmiştir.
Kilisenin kuzeyinde ve güneyinde iki küçük kapı daha mevcuttur. Bunlardan güneyde yer alan kapının yan tarafında çift çıkışlı taş merdiven, kilisenin içindeki asma kat bölümüne dıştan bağlanmaktadır. Ahşap kullanılarak yapılan balkon biçimli asma katın korkuluk cephesinde manzara resimleri bulunmaktadır. İç mekân aydınlatılmasını sağlamak amacı ile apsislerde ve yanlarda karşılıklı simetrik pencereler yer alır. Yanlarda bulunan küçük kapılar üzerinde bu pencereler haç biçiminde yapılmıştır. Yapının kuzeydoğusunda, küçük bir sütunla desteklenmiş çan kulesi mevcuttur.
Kilise, 1862 yılında geçirdiği büyük çaplı onarımdan sonra genel mimari olarak bugünkü halini almıştır. Hristiyan ahalinin Tarsus'tan ayrılmasından sonra terk edilmiş, daha sonraları binada bazı değişikler yapılarak çeşitli amaçlarla kullanılmıştır. Restore çalışmaları, büyük çaplı uygulanmış olup, mimari koruma, onarım ve içte yer alan duvar resimleri üzerinde gerçekleştirilen kilise, günümüzde, Bakanlığımıza bağlı Anıt Müze olarak hizmet vermektedir.
Bu müzede etkinlik yok
Tüm Etkinlikler